Hikaye -09-
"O, Sıddîk´dır!"
Bu “Mi`râc” olayı öyle entresan bir olay ki, “Mi`râc” hadisesinin akabinde, o güne kadar iman ettiklerini söyleyen bazı kişiler, bu olayı hafsalaları almadığı için, reddedip dinden çıktılar!… Hazreti Ebu Bekr de “Sıddıklâkabını” Mi`râc” olayı vesilesiyle aldı!.
Ertesi sabah, “ Mi`râc ” olayını Rasûlullah Aleyhisselâm çevresindekilere anlatmağa başladığı zaman, bunu duyanların bir kısmı, münâfıklar, şüpheliler, koştular, Ebu Bekr`e…
-Ya Eba Bekr!… Bak, senin adamın diyor ki; bu gece Mescid-i Aksa`ya gitmiş, oradan da göklere çıkmış. Orada gördüklerini anlatıyor. Ne dersin sen bu işe ?…
- O`nun ağzından böyle mi çıktı, böyle mi dedi ?…
-Evet!. Aynen dediğimiz gibi dedi…
-Eğer O dediyse doğrudur, kesinlikle hiç şüphe etmiyorum, kabul ediyorum…
ve sözlerine şunu ilave etti :
“Siz bana ne şaşıyorsunuz!. Hiç bir yere gitmediği halde, gökten geldiğini söylediği o emirlerin hepsine bu kadar zamandan beri inanıyorum da, buna niye inanmayayım..?”
Ebu Bekr `in bu ifadesi Hazreti Rasûlullah Aleyhisselâm’e ulaşınca :
“O, Sıddîk`dır; tasdik edicidir!.” dedi.
* * *
"SIDDÎKİYET", velâyet mertebeleri içinde en üst mertebedir ki, onun üstünde sadece "nübüvvet" vardır. Hazreti Rasûl aleyhisselâmın, bu mertebesi Kurân'da açıklanan en yakın arkadaşının hayatından orijinal ve ibret dolu kesitler, sanırım hepimizin ilgisini çekecektir.
"ALLÂH'ı idrak, ancak O'nun idrak edilemeyeceğini idraktır" diyen Sıddîk-ı ekber Hazreti Ebu Bekir'den hepimizin alacağı çok şeyler vardır...
Allâh bizlere Onu değerlendirmeyi kolaylaştırsın."
Kaynak ve OKUMA tavsiye: "Hazreti Ebu
Bekir es-Sıddîk"