Sen´im BEN!... Sen, diye bakma bana! Sendeyim!"
Sen´im BEN!...Sen, diye bakma bana! Sendeyim!"                         

Sohbet -100-

 

ŞİRKTEN ARINMAK, ALLAH’I BİLMEK, ÖNCE KİŞİDE

HALİM“ İSMİNİN MÂNÂSININ YAŞANMASIYLA MÜMKÜNDÜR!

 

 

HALİM” ESMASI

Yumuşaklık ve hoş görü sahibi.

***

 

"Halim" ismi... Zâlime hilmle, yumuşaklıkla, hoşgörüyle sakin bir hâl ile cevap verme…

Öyle zaman olur ki, o anda biz, karşımızdaki çok büyük şiddet gösterdiği halde, gayet sâkin ve rahat bir şekilde kalır ona yumuşaklıkla cevap veririz.

 

***

 

HALİMİSMİ İNSANIN HEM ZÂHİR HEM BÂTIN DÜNYASINI  DÜZENE SOKAR

"HALÎM" ismi insanda, öncelikle hoşgörü ve yumuşaklık, sâkinlik ve fevrî çıkışları kesme özellikleriyle tesirini gösterir. Kişinin manevîyatta gelişmesi için önce hoşgörülü olması ve fevrî, aşırı ve zamansız çıkışlarını kontrol altına almış olması gerekir! Çünki bu tür çıkışlar insanın hem zâhir dünyasını mahveder, sinirli, stresli, bunalımlı bir yaşama çevirir. Hem de bâtın âlemini mahveder, Allah'la arasına sanki ziftten - katrandan bir perde çeker! "HALÎM" ismi işte insanın hem zâhir hem de bâtın dünyasını düzene sokan isimdir. Kişinin olgunlukla hoşgörüyle karşısındakine açık olmasını sağlar ki bu da onun yeni yeni şeyleri farketmesine vesile olur. Sinirlilik, stres, fevrî davranışlar bu zikre devamla çok kısa sürede kontrol altına alınır. İleri aşamada fâilin Hak olduğunu görmeye yol açarak, müşahedeye imkân sağlar.

 

***

 

ŞİRKTEN ARINMAK, ALLAH’I BİLMEK, ÖNCE KİŞİDE ”HALİM“ İSMİNİN

MÂNÂSININ YAŞANMASIYLA MÜMKÜNDÜR!

 

Allah’ı bilmede “Alim” ve “Halim” isimlerinin mânâlarının kişiye açılması çok önemlidir.

Fakat, Allah’ı bilmede “Halim” isminin rolü, bunların hepsinin üstünde, fevkindedir.

“Halim” ismini biz “hilm” kelimesinden gelen biçimde, “yumuşaklık, hoşgörü, anlayışlı olma” gibi değerledirebiliriz. Halbuki bu verdiğimiz anlam, beşeriyet itibariyle böyledir.

Peki Allah’ın ismi “Halim” olduğuna göre, Allah niye hoşgörülü, yumuşak, “Halim”?

Burayı düşünmemiz lâzım… Yunus’un dediği gibi, “Yaradılmışı hoşgörürüm, yaratandan ötürü” diyor. Yaradılmışı hoşgörüyor. Peki Allah niye yartılmışı hoşgörüyor acaba?..

O yaratılmışı yaratan kim?..

Allah…

O’nu öylece yaratan kim?

Gene Allah…

Peki Allah, gereksiz, hatalı, yanlış imâlâtta mı bulunmuş?

Hâşâ…

Hâşâ sözü bana şunu hatırlattı…

“Dedi: Sarhoş musun?

Dedim: Hâşâ! Postu meyhaneye serenlerdenim.”

Böyle bir deyiş var. Bunu hatırlatıyor hâşâ sözü bana. Allah, hatalı, kusurlu, eksik, yanlış yaratmaz. Allah’ın her yarattığı tam bir mükemmeldir!. Mükemmelden de mükemmel olmayan iş sâdır olmaz. Tam bir mükemmel yarattığına göre Allah, mükemmel olmayan bir şeyin o varlıktan meydana gelmesi mümkün olmaz. Öyleyse Allah indinde mükemmel olmayan bir şey mevcut değildir.Mükemmeliyeti göremiyorsak, bizim “mükemmeliyeti görememe mükemmeliyeti”yle yaratılmış olmamızdandır o.Biz çevremizde, karşımızda, yaşamımızda mükemmel olmayan şeyler görüyorsak, o bizim o mükemmeliyeti görmeme kemâlâtıyla yaratılmış olmamızdandır.

Allah, sebepsiz, hikmetsiz hiç bir şey yaratmadığına göre, bizimse her sebebi ve hikmeti göremeyişimize göre, işte bu yüzden, eksik, noksan, kusurlu görme hali içine düşeriz.

Düşmeliyiz ki bu kesret, bu çokluk âlemi oluşsun. Ama bu bir oyun ve eğlenceden başka bir şey değildir.Dünya hayatı bir oyun ve eğlenceden başka bir şey değildir, buna kanmayın!” diyor Kitap’ta. Oturmuşsun rahat koltuğa, tiyatroyu sahnede seyrederken, oyunu seyret ama oyunculara kızma. Çünkü senaryo öyle yazıldı senarist tarafından. Biliyorsun ki, o oyuncu onu dövüyorsa, tekmeliyorsa, sövüyorsa, seviyorsa senaryo öyle yazıldığı içindir. Câhilsen, gâfilsen oyuncuya kızarsın. Ama biliyorsan, biliyorsun ki o oyuncu rolünün gereğini yapıyor, böyle bir oyun kurmuşlar; seyredersin.Bu varlıkta mutlak tasarruf sahibi olan Allah ise, elbette ki dilediği senaryoyu yazmakta, dilediğine dilediği rolü vermekte, dilediğini dilediği gibi değerlendirmekte fail-i muhtardır, fail-i hakikidir ve bu anlayışla ben, Allah’ı anlayıp, değerlendirmezsem, ben çok mükemmel bir müşrik olarak, mükemmel bir şirk ehli olarak bu dünyadan geçer giderim.

İster rahmet oku ardından ister okuma hiçbir faydası da yok!. Şirkten arınmak, Allah’ı bilmek, önce kişiye “Halim” mânâsının açılmasıyla mümkündür. Halim” isminin mânâsı senin fıtratında yer almış, programında yer almış, senden açığa çıkıyorsa, her bir birimin Allah’ın O’nu yaratış amacına göre fiillerde bulunduğunu müşahede edersin. Ve kişiyi suçlama olayı senden kalkar.

Acaba bende şirk var mı yok mu?.. Test ediyorum kendimi, test için şu suali soruyorum:

Olaylardan dolayı, oyunun çeşitli sahnelerinden dolayı, kişileri suçlama hali, eksik, noksan kusurlu görme hali bende var mı yok mu? Eğer buna cevabım, “Evet bende böyle bir hal var, karşımdakini, arkadaşımı, iş yaptığım kişiyi, karımı, kocamı, çocuğumu, vesaireyi gerçekten o fiilinden dolayı suçluyorum, kınıyorum” ise, ben mükemmel bir müşrik olarak şu anda yaşamıma devam ediyorum. Hayır ben kimden ne fiil görürsem göreyim, O’nu var eden, yaratan Allah böyle dilemiş ve yaratmış diyor ve noktayı koyuyorum.” ise, o zaman ben mükemmel bir müşrik değil, mükemmel bir müminim. Dilerim ki Allah, o hal ile huzuru Rasulullah’ta yer almayı nasip etmiş olsun. Demek ki, Allah’ı bilmek, “Halim“ isminin mânâsının yaşanmasından geçiyor!.

İşte bu sebepledir ki ben bundan sonra Dua ve Zikir kitabındaki zikirlerde de bir değişiklik yapacağım ve “Mürid“ isminden sonra ikinci isim olarak “Halim“ ismini koyacağım ve herkese de tavsiye ediyorum, Mürid’den sonra en azından 2700 veya 3600 cıvarında “Halim“ ismini çekmelerini. Çünkü beyinde o kapasitenin hazırlanması, onun anlamının oluşmasına da vesile olur.

 

***

 HOŞGÖRÜNÜN KAYNAĞI,

“HALİM” İSMİDİR!

 “Mürid” isminden sonra, önündeki engelleri, perdeleri aşabilmesi için gerekli olan hoşgörüyü, yani, her şeyin yerli yerindeliğini idrâk ettirecek olan “HALÎM” ismini tavsiye ederiz.

“Halîm” ismi, Allah’ın her şeyi yerli yerinde yaratmasını kişiye idrâk ettirir.

Hoş görünün kaynağıdır.

***

 

KİŞİYE ”HALİM” İSMİ AÇILMAZSAYAŞAMDA YANLIŞ, HATALI,

KUSURLU ŞEYLER GÖRÜLÜR

"Halim" isminden mahrum olduğun sürece ‘’tahkik ehli’’ olmaz; taklitle yaşarsın!.

 

***

Yaratmış olduğu bu sistem, Allah’ın yaratış amacına uygun olduğu içindir ki, MUTLAK MÜKEMMEL’dir! Yani içinde yaşadığımız âlem, sistem, evren, düzen, varediliş amacına uygun olarak meydana geldiği içindir ki, mutlak mükemmeldir!

Her ne olmuş ise, yaratılmış ise, varedimiş ise o, varedenin amacına uygun olarak meydana geldiği için MÜKEMMEL´dir.

Biri diğerine göre değerlendirmekse, yanlıştır!

Bu olaya Hz. İsa:

Sen insan gibi düşünüyorsun, ALLAH gibi değil... Allah gibi düşünmeye çalış!

sözüyle işaret etmiştir.

Kişide HALİM isminin mânâsı açılmazsa, Allah'ın bu varlığı nesneleri birimleri varediş hikmeti farkedilemezse, yaşamda pek çok eksik yanlış kusurlu hatalı şeyler görülür.

Bu, bize göre değerlendirmeden dolayıdır.

“Bize göre”nin tabanında da, yetiştiğimiz çevrenin şartlanmaları, ana -baba okul-sülale-yetiştiğin köy kasaba şehir... her neyse oranın şartlanmaları yatar.

Bu günlerde bir tâbir var…

EVRENSEL DÜŞÜNMEK!

İnsanın beşeri değer yargılarından, çevresel değer yargılarından arınabilmesi kurtulabilmesi güçtür. Bu, evrensel düşünmeyi gerektirir en azından. Yani “yahu ben burada yetiştiğim için bu olaya böyle bakıyorum ama eğer ben burada değil de filanca ülkede, Çin’de Hint’te Afrika’da, Güney Amerika’da, Alaska’da dünyaya gelseydim hâlâ böyle düşünüp bu olayı böyle değerlendirecek miydim? diye o konuyu ele alırsak, alabilirsek işte o zaman “evrensel düşünme“nin yolu açılır.

Yani ALLAH GİBİ DÜŞÜNMENİN EŞİĞİ, basamağı, EVRENSEL DÜŞÜNEBİLMEKtir. Eğer bir insan evrensel düşünemiyorsa, Allah gibi hiç düşünemez. Allah gibi düşünen zaten doğal olarak da evrensel bakış açısına sahiptir.

 

***

 

Kaynak:

http://www.allahvesistemi.org/ahmedhulusidekavramlar/H1.htm

 

* * * * *

 

ANASAYFA

veya

Sohbetlere dön (51-101)


veya

Sohbetlere dön (01-50)

İletişim:   SufiCaN@web.de


Sayfa Tasarım: 

Cüneyd Yayla (SufiCaN)

Akın Apardı

 

AH özel sohbetleri yazıya ceviren:

Saffet Eygi

@Saffet_eygi

 

AH sözleri ingilizce toplayan:

Akın Apardı

 

AH Evrensel Sırlar Piyes:
Selim Kartal Bicer
Sevda Bicer

Mehmet Cetin

Serkan Yenal
Zeynep Bodur