Sohbet -110-
"Kadir Gecesi ile ligili kısa bir not"
Kadir Gecesi…
Kadir Gecesinin bildiğimiz manada bir gece olmadığını konuştuk daha evvel.Kadir diye bahsedilen bir "an". Bir hissiyat yaşam. Kadri hissetmek, için gece gerekli. Gece karanlık kavramıyla alakalı!..
Karanlık da ne görebilirsin? Hiçbir şey!
Yani mutlak karanlıkda bütün suretler varlıklar kaybolur. Bütün suretler görüntülerin kaybolduğu an dır "Gece". Bütün suret ve görüntülerin kaybolduğu an "Gece" olduğuna göre, "Kadr" diye anlatılan husus senin varlığın yokluğunu yaşadığın bir anda açığa çıkacaktır demektir!
Senin olmadığın, gerçeğini yaşadığın an Rabbinin mutlak hakimiyetinin olduğu andır. Dolayısıyla o anda Rabbinin
kuvveleri esması açığa çıkar. Rabbinin bütün özelliklerinin açığa çıktığı an "Kadir anıdır ve
sürecidir!"
Ama şimdi burda enteresan bir nokta daha var! Enteresan nokta şurası:
Kişinin yaşadığı özel bir durum ise, Kadir Gecesi sabit bir gece midir? Yoksa kişiye özel gece midir? “Leyletül kadr” kişiye özel bir gecedir!.. Kişiye özel bir gece olduğu içinde kadri bir geceye sabitleyemezsin. Onun içindir ki ne diyor hadislerde:
“Ramazanda özellikle ramazanın son on gününde arayın...” diyor.
Ama son on günü şudur demiyor. Çünkü şimdi sen oruç tutuyorsun. Maneviyata yöneliyorsun. Kendi hakikatine yöneliyorsun. Bunun sonucunda hangi zamanda ve süreçte o yokluğu yaşayarak sende kadr açığa çıkabilir meçhul! Onun içindir ki Kadri son on günde özellikle arayın diyor, çünkü belli bir oruç tutmanın getirdiği hafiflik var eğer sende o istidat varsa...
Ve ondan sonra “Rabbinin izniyle” diyor. Yani “Rabbinin izniyle" demek “sen yokluğu yaşayacaksın", o yokluğa gireceksin, bütün varlık senin önünde yok hükmüne gelecek, benliğin kalkacak ortada, benliğin ortadan kalktıktan sonradır ki Rabbinin tecellisi ortaya çıkacak, esma kuvveleri açığa çıkacak ve o anda sen bütün o esma özelliklerini hissedip yaşayacaksın. Ama bu dediğim gibi kişiye özel, dolayısıyla “leyletül kadr” diye kuranda anlatılan şey umuma ve topluma şamil herkese ortak bir olay değil kişiye özel olan bir olay.“Leyletül kadr“ kişiye özeldir!
Kişiye özel olaraktır ve o kişide onu yaşayabilecek, düzeyde isedir. Şimdi olayı böyle anlayabiliyorsak bir düşünün ki bugün anlatılan camilerde konuşulan kadir gecesi olayıyla birde olayın bu yönüne bakın! Eğer bu kadar oruçtan sonra bu hassasiyet sende meydana gelmemişse, sen "leyli" yaşayamıyorsan o mutlak yokluk, mutlak karanlık benliğinin dahi ortadan kalktığı mutlak karanlık halini yaşayamıyorsan, Rabbinin izniyle meleki kuvveler sende açığa çıkıp hissedilmez, buda her bir insana ayrı kendine özgü dür!
Sende “leyletül kadr “ diyelim ki olacaksa ramazanın 11. gecesidir, ötekinde 21. gecesidindedir, ötekinde 30. gecesindedir ötekisinde 22. gecesindedir...
TEK GECElerde arayın sözü TEKliği yaşadığın o karanlıklarda arayın demektir! Özellikle TEK GECElerde arayın diyor, işte Kadir Gecesi ile ligili size kısa bir not.."
Üstâd Ahmed Hulusi, 01.07.2016
Lütfen dikkat. Bu sohbet, bizatihi Üstâd Ahmed Hulusi´nin kendisinin yazmış olduğu bir sohbet değil. Üstâdın bir toplumda veya dostlar ortamında yapmış olduğu bu acıklama; sohbet, kendilerini gönülden dinleyen dostlar tarafından yazıya dökülmüşdür; başka insanlar da faydalansın diye. Yani sohbetin içeriği, manası Üstâda ait. Lakin yazi metni, sohbeti yazıya döken samimi dostlara ait. Bu vesile ile İnayet Çamlıbel Dostumuza verdiği emek icin Allah indinde teşekkürümüzü sunuyoruz!
Sonuç: yazılımda hata; harf eksikliği veya misal ayetlerin yazılış şekli isabet değil ise; veya yazının genel uslubu Üstâda bire bire uymuyor ise, sebebini böylece açıklamış olduk.
***
Okuma tavsiylerimiz:
"Kadir Gecesi sohbeti" ExpoChannel (2005)
"Kendini Tanı" kitabından "Kadir Gecesi"
"Tanrı'nın Gökten İnen Kadiri"
ANASAYFA
veya
Sohbetlere dön (51-111)
Druckversion